12 Ekim 2013 Cumartesi

Dövmeye giriş 101.

Öncelikle "Only Judge Can God Me" dövmesi yaptıran çocuk onlayn mı onu söylesin :F hahahah canım ya valla yazık, yapan kişi de çocuğu bozmayayım demiş herhalde ki yapmış. 

Benim için dövme denince akan sular durur sonra gürül gürül akar sonra tekrar durur. Öyle bir hastasıyım. Arkadaşlarımın da dövme denince akıllarına benim geldiğimi düşünüyorum. Kesinlikle çocuğum dövmeli falan doğmalı. 

Evet tabiki ne kadar dövme hastası olduğumu anlatmaya gelmedim buraya. Dövmenin tarihçesini hele hiç anlatmayacağım. Yaptırmaya giderken zaten tarihine göre yaptırmıyoruz. O yüzden şimdiki zamanı ele alacağım. Birkere "Neden dövme?" lafını bir kaldıralım. "O çok büyük değil mi?" "Ay bence çok gereksiz, sıkılırsın" gibi cümleler de bunların arasında. Yaptırıyorsak vardır bir bildiğimiz değil mi. Bu yazım biraz da bilinçli yaptırabilmek üzerine, gerçi son dövmemin yerini dolmuşta giderken vermiş olmam bu bilinci çürütüyor ama herkese göre değişir. Kimisi var 1-2 sene düşünüp yaptırıyor, benim düşünmem ve karar verme sürem 5-6 günle sınırlıdır. Böyle yapmayın tabiki de, dövme işi ciddi bir iştir. 


Başlangıç olarak malzemelerimizi tanıyalım. Ne kadar tatlı duruyorlar değil mi^^ Birtanesinde tek iğne (kontürlü kısımlar varsa bu iğneyle yapılıyor), diğerinde 3 veya 4lü bir iğne sanırım (tonlamada veya geniş bir alanı boyamada kullanılıyor). 
Hani herkesin, genelde büyüklerin korkusu "ya hastalık kaparsa" dır ya, burada en temel şey tabiki steril bir ortam, steril malzemeler ve herkese ayrı açılan iğnelerdir. Zaten iğne değiştirmeden yapan yere giderseniz direk kafanızı kesin daha iyi. O yüzden yer çok önemlidir, buna bağlı olarak dövme sanatçısı da aynı derecede önemlidir. Ve dövme kesinlikle vücudun lüks aksesuarıdır. O yüzden verdiğiniz paraya değer, fiyatı ne kadar azaltmaya çalışırsanız, dövme yapan kişi de parası kadar bir işçilik sergiler ki bunda da haklıdır. Genelde sonbaharda yaptırın derler çünkü hava ne sıcaktır ne soğuk, kat kat giysiler giymeyin ki dövmeye yapışmasın diyedir. Yazın zaten hiç yaptırmayın, o sıcakta çekilmez bir de 1 hafta kadar süre güneş görmemesi lazımdır, renklerin solmaması açısından. 


Birçok beğendiğim dövmeleri bilgisayarımda arşivledim fakat hepsini de yükleyerek sizi sıkmak istemedim açıkçası. Bunlar aralarından seçtiklerim. Sağ alttaki ve sol üstteki dövmelerin tekniklerinin hastasıyım, ilerleyen zamanlarda ben de yaptırmak istiyorum. Daha sonraki postlarımda da Türkiye'de böyle dövme kimler yapıyor onları da huzurlarınıza sunacağım. 

Renkli mi yoksa siyah-beyaz dövmeleri mi daha çok seviyorum bilmiyorum. Sanırım iki türlüsü de bana başarılı geliyor. Yer seçmekte önemlidir. Güzelim dövmeyi yanlış yerinize yaptırdınız mı, işte esas pişmanlık o zaman geliyor. 


Buraya da hep hayvani dövmeler koydum. Kafa gidiyor benim. Herkes ilk iş kolunu kaplatacek ulleeyynn!


Eğer sıkılgan bir insansanız, küçük dövmelerle başlayabilirsiniz. Yazı olabilir, şekil olabilir. Belki sadece hatlarını belli edecek dövmeler olabilir. Onları da seviyorum tatlı duruyorlar. Orjinal dövmeler her zaman 1-0 öndeler, boyut farketmez. Küçük dövme de diyorsak o yıldız dövmesinden kesinlikle bahsetmiyorum. Özellikle kolunun bileğine... ;( En azından ilk dövmeniz bu olmamalı, sonrasında über sıkılırsınız söylemedi demeyin.  
Şunu da söyleyeyim EVET BİR YAPTIRINCA DEVAMI GELİYOR:) Sonra acıyor mu acımıyor mu sallamıyorsun bile. Acıdan zevk alanlar olarak çok tatlışız <3 

Dövme kesinlikle hissedilerek yapılmalı. Yani başkasında gördüm, beğendim olarak değil. Veya o dönemin popüler dövmesi ise. Bkz. kollarında ve göğsünde diken teli ve gül olan kadınlar... kadınlarımız... 


Öfff çevremde de çoğu çeşitli dövmeler yaptırmıyor. Çok üzülüyorum abidin:( Ama arkadaşlarımdan birkaçının beğendiğim dövmelerini de size sunmak istedim. Soldaki altlı üstlü dövme Günsu Ozan'a aittir. Buradan öpücüklerr! (hayır Seda Sayan'a bağlamayacağım.) Fatma'nın Eline özellikle bayıldım. İki kürek kemiğinin arasında. Gökkuşağı da ayrı bir sevimli. Ve benim gibi cherry blossom severleri görmek süper! Nur Taran'a aittir. 

Dövmesi olan erkeklere yükseldiğim doğrudur. Bir keresinde İstinye Park'ta kasada dururken önümde 2 tane dövmeli çocuk vardı, baya artık tarzlarına işlemiş falan. Ben nerdeyim, ne alıyordum herşey uçtu gitti bende *_* Öyle de bir zaaf işte. 
Her kadın ve erkek birgün dövmeyi tadacaklardır nihahaohhad..


Merhaba hemcinslerim, merhaba.. Saçma yerlerdeki küçük dövmeler de benim garip ama çok hoşuma gidiyor. Çirkin çizilmiş oluyorlar. Mesela sağ görseldeki parmak üstündeki dövmeler. Dağhan Külegeç'in solmuş yeşile dönmüş dövmeleri de mesela çok seksili gelir bana. 
Bu arada parmak demişken, elinize yaptırdığınız dövmeyi 2 kere düşünün, en azından detaylı birşey istiyorsanız el üstünü ve parmakları önermem çünkü hep su deydiği için kolay deforme olabiliyor veya solabiliyor. 


Allahm sen konuyu biliyorsun. Amin. 


Dövmelerini ennn eğlenceli bulduğum sayko adam; Die Antwoord'un vokallerinden biri; Watkin Tudor Jones. Başkası yapsa herhalde yerin dibine sokardım eleştirmekten, evi barkı terk ederdi. Burada da stil devreye giriyor. Adamın stili zaten bu, dövmeleri de ona göre olmuş. Tek tek bakıldığında çirkin, herhangi bir işçiliği yok ama bu adamda nasıl cool duruyor.


Çoklu dövme, altılı yedili çipetpet dövme! Tabiki bayanlarda da seksili duruyor. İşin başarılı olması, hayat tarzına ve giyim tarzına göre dövme yaptırmaktan geçiyor fikrimce. Herkese her dövme maalesef olmuyor. Kurukafayı da layk ettim. Ben de öyle birşey düşünüyordum ama büyük ihtimalle değişecek fikrim. 


Cara Delevingne nerden çıktı derseniz... Ayyyh içim elvermiyo bunları yazmaya. 


Kaşına, gözüne, tarzına, işine, kişiliğine bayıldığım Cara ile dövmeler konusunda maalesef ters düşüyoruz. Ananı satayum bunlar ne biçum dövmeler! Soldaki sanırım ilk dövmesiydi. Adının soyadının baş harflerini yaptırmış (Cara Jocelyn Delevingne). Daha büyük yaptırsaydın canım olmamış böyle! Parmağında aslanlar ayakta England'lar falan... Fenalaşıyorum galiba.. Neyse ben onun dövmelerini görmemezlikten gelmeye devam edeceğim yaşamım boyunca. 


Step by step olarak ben de size yeni dövmemi sunmak istedim. Yaklaşık 1 ay sürdü sanırım. "aaa peki neden cherry blossom Burcu Hanım?" Bikaauuuzzz, çiçekleri aslında sevmem ama genelde okulda da cherry blossomdan yola çıkarak tasarımlarımıahgjhfh... Yaa işte bana mutluluk ve enerji veren bu çiçeği hep görmek istedim. Yine mii güzeliiiz yine mi çiçeeeek... 
Büyük çiçeğin olduğu yere dövme yaptırmak istiyorsanız, yalan söylemeyeceğim 2 kere düşünün. Çok acıyan yerlerden biri. Daha acıyan yer ise diz ve dirsekmiş. Öyle dediler. 

Ve hayır dövme günah değil. Herkesin görüşüne saygım var ama bu geri düşünceden arındırın kendinizi. Bir de işin bilimsel yanı var. Abdest kabul edilmiyormuş falan... Derinin üstüne yapılan bir işlemdir bu. İğne öyle derinlere inmiyor. Kaldı ki gözenekler kapanıp su işlemeseydi derimize, bütün dövme yaptıranlar olarak yeşerip, sararıp solup ölmüştük. Hala aksini söyleyen varsa tamam peki biz sizin yerinize de cehenneme gideriz:) 

Bepanthen merhemim olmadan asla!

1 yorum:

Style Baby